Bir varmış bir yokmuş, eski zamanların birisinde Samsun’da Recep ve Asiye isimli iki karı koca yaşarmış. Recep çalışkan bir adammış. Eşi Asiye biraz safça yapıda bir kadın imiş. Ama gül gibi geçinip giderlermiş. Bir gün Recep Asiye’ye bir kese altın vermiş ve demiş ki:
-Al bunları sakla bir yere Ramazan gelince kullanacağız.
Asiye paraları almış saklamış. Günler gelip geçerken bir gün Recep evde yok iken kapı çalmış. Asiye kapıyı açmış. Karşısında kara yüzlü, kısa boylu bir adam elini uzatmış:
-Allah rızası için bir şeyler… Diyor. Asiye demiş ki?
-Senin adın nedir?
-Ramazan… Asiye’nin aklına birden Recep’in kendisine verdiği altınlar gelmiş. Zaten Kocası da ona Ramazan gelince kullanacağız demişti. Vermiş Ramazan’a bir kese altını.
Akşam olup Recep eve gelince de müjdeyi vermiş kocasına. Recep’in gözleri faltaşı gibi açılmış akıl alacak bir şey değil. Kadınına kızmış ama olan olmuş yapacak bir şey de yokmuş. Sonra aklına bir şey gelmiş. Evden çıkmış.
Bir zaman sonra yanında iki adam ile birlikte eve gelmiş. Karısına demiş ki:
-Bak bunlar Bilici ile Bulucu, kayıpları bulurlar. Şimdi sana sorular soracaklar sen de aklında kaldığı kadar söylersin.
Bilici sormuş:- Nasıl biri idi bu adam? Asiye cevap vermiş:
-Yüzü kara, boyu kısa, adı Ramazan, aldı parayı düştü yola revan… Derken bulucu ünlemiş.
-Memleketi İsfahan. Hemen İsfahan’a gitmişler. Bir kahveye oturmuşlar bir çay içip istirahat ederken Bulucu Biliciye demiş ki;
-Tekrarla hele şunu. Bilici tekrarlamış:
- Yüzü kara, boyu kısa, adı Ramazan, aldı parayı düştü yola revan memleketi İsfahan… Bulucu
-Mahallesi Hacı Hamam demiş. Hemen kalkmışlar. Hacı Hamam Mahallesine gitmişler. Bir çeşmeden su içip dinlenirlerken. Bulucu:
-Tekrarla hele demiş. Bilici tekrarlamış.
- Yüzü kara, boyu kısa, adı Ramazan, aldı parayı düştü yola revan, Memleketi İsfahan, Mahallesi Hacı Hamam… Bulucu yapıştırmış
-Sokağı Kurt Boğan. Kalkmışlar Kurt Boğan Sokağını sormuşlar bulmuşlar. Sokağa girince, Bulucu, Bilici’ye bakmış: Bilici tekrarlamış:
-- Yüzü kara, boyu kısa, adı Ramazan, aldı parayı düştü yola revan, Memleketi İsfahan, Mahallesi Hacı Hamam, Sokağı Kurt Boğan…. Bulucu hemen;
-Karısının adı Seyhan. Demiş. Seyhan’ın evini sormuşlar. Göstermişler.
O sırada Ramazan pencereden Bilici ile Bulucu’nun geldiğini görünce saklanmış ve Karısı Seyhan’a demiş ki;
-Ben evde yokum…
Kapıyı çalmışlar. Seyhan peçesini düzeltmiş, sormuş:
-Kim O? Demişler:
-Bilici ile Bulucu Ramazan evde mi? Seyhan :
-Ramazan evde yok demiş.
-Kapıyı açar mısın bakacağız diye ısrar edince de kapıyı açmış:
-Ramazan kaç ay önce evden çıktı daha da dönmedi Ramazan’dan önce de dönmez nerede olduğunu da bilmiyorum. Bulucu Bilici’ye bakmış. Bilici tekrarlamış:
-- Yüzü kara, boyu kısa, adı Ramazan, aldı parayı düştü yola revan, Memleketi İsfahan, Mahallesi Hacı Hamam, Sokağının adı Kurt Boğan, karısının adı Seyhan…. Bulucu sesini yükselterek tavana doğru bağırmış.
-İn gel tavandan!. Ramazan sesi duyunca anlamış ki gelenler boş değiller, saklanmanın da çok anlamı yok. İnmiş tavandan. Demişler ki:
-Paraları getir. Ramazan inkar etmiş:
-Ne altını, benim altından haberim yok, ben kimseden altın falan almadım. Bende altın yok.. Bulucu Bilici’ye bakmış. Bilici tekrarlamış:
--- Yüzü kara, boyu kısa, adı Ramazan, aldı parayı düştü yola revan, Memleketi İsfahan, Mahallesi Hacı Hamam, Sokağının adı Kurt Boğan, karısının adı Seyhan, İn gel tavandan…. Bulucu gene yapıştırmış cevabı:
-Paraları getir havandan. Ramazan bakmış ki bu Bulucu her şeyi buluveriyor çaresiz gitmiş altın kesesini sakladığı havandan almış ama bir altını da dilinin altına saklamış. Kese gelince saymışlar. Bir altın eksik deyince de Ramazan inkâr etmiş. Bu kadardı diye. Bulucu, Bilici’ye dönmüş:
-Hele tekrarla şunu bir daha.. Bilici tekrarlamış yeniden:
- Yüzü kara, boyu kısa, adı Ramazan, aldı parayı düştü yola revan, Memleketi İsfahan, Mahallesi Hacı Hamam, Sokağının adı Kurt Boğan, karısının adı Reyhan, İn gel tavandan, paraları getir havandan…
Bulucu:
-Vur ense köküne düşsün bir altın ağzından demiş. Bilici Ramazan’ın ense köküne bir tokat patlatmış. Ağzından para düşüvermiş. Altınları almışlar Recep ile Asiye’nin yanın geri dönmüşler.
Onlar ermiş muradına…….
Çocukluğumuzdan kalma güzel bir anıdır masallar, tekerlemeler ve bilmeceler. Ben de evimizde elektrikler kesildiği zaman çocuklarıma anlatırdım. Şimdi çocuklar da büyüdüler. Bu Masal hakkında bir yerde bilgi bulamadığım için kayıt altına almak adına hem de bir Ramazan Güzellemesi olsun için yazayım istedim. Talep olursa birkaç tane daha yazmaya çalışacağım inşallah.
Bu vesile ile dostlarımın Mübarek Ramazanlarının hayırlara ve kurtuluşumuza vesile olmasını temenni ediyorum.
Sürçü lisan ettik ise afola….
Bu masal kitabıni küçükken okumalara doy***azdim küçük mavi bir kitap yıllardır arıyorum birturlu bul***adım
Feride Hanım diyecek söz bulamamış mı? :)
Allah razı olsun abi teknoloji çağında böyle güzel masalları güzel insanlardan dinlemek güzel oldu geceniz güzel olsun
Teşekkür ederim Mustafa kardeşim.
ALLAH razı olsun hocam güzel bir yazı olmuş ellerine, kalemine sağlık...devamını bekleiz inşAllah:) Şu BİLİCİ ile BULUCU'ya desek de koronavirüs aşısını bulsalar...Yüce Rabbim tez zamanda şu musibetten bizleri kurtarsın inşAllah...Hayırlı ramazanlar...Hayırlı iftarlar..güzel günlerde buluşmak dileğiyle :)
İbrahim Hocam teşekkür ederim. Güzel fikir bir bilici ile bir de bulucu lazım covid 19 a aşı için. İnşallah bizim ülkemizden çıkar aşıyı bulan.
İbrahim Hocam teşekkür ederim. Güzel fikir bir bilici ile bir de bulucu lazım covid 19 a aşı için. İnşallah bizim ülkemizden çıkar aşıyı bulan.
İbrahim Hocam teşekkür ederim. Güzel fikir bir bilici ile bir de bulucu lazım covid 19 a aşı için. İnşallah bizim ülkemizden çıkar aşıyı bulan.